Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Deprem Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Erdik, Marmara Bölgesi'nde beklenen depremin 30 yıl içerisinde yüzde 60-65 olasılıkla beklendiğini söyledi.
Bolu Belediyesi ve Bolu İnşaat Mühendisleri Odası'nın girişimleriyle, Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü tarafından hazırlanan 'Bolu İli Merkezi Deprem Tehlikesi ve Mikrobölgeleme Çalışmaları, Hasar Tahminleri ve Bina Perforans Değerlendirmeli' konulu bilgilendirme toplantısı yapıldı.
Toplantıya katılan Prof. Dr. Erdik, Marmara Bölgesi'ndeki olası depremin 30 yıl içinde yüzde 60-65 oranında beklendiğini söyledi. Depremin 7.6 ile 7.7 büyüklüğünde olmasının beklendiğini anlatan Prof.Dr. Erdik şöyle konuştu: "Beklenilen Marmara depremi, daha çok İstanbul'un güneyi ile Avrupa yakasında hissedilecek. İstanbul'da 47 bin civarında binanın göçmesine ve bir o kadar da insanın ölümüne yol açabilecek büyüklükte deprem olacak. Bu konuda İstanbul Valiliği ile Büyükşehir Belediyesi, kamu binaları, hastane ve okul binalarını güçlendiriyor. Yeni yapılar, eskilerine oranla çok daha iyi. İnsanlar yeni konutlara geçerek, önlem almaya çalışıyor. En korkutucu olan da, şu anda halkımızın yaşadağı apartmanlar. Onların da elden geçirilip güçlendirilmeleri gerekir."
Bolu'nun deprem analizi
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Deprem Mühendisliği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Erdik, Bolu'da 50 yılda deprem olma ihtimalinin yüzde 10 olduğunu söyledi. Kentte en önemli sarsıntının 1944'deki Gerede depremi olduğunu belirten Erdik, "Bolu'daki mevcut yapıların 50 yıl içerisinde yüzde onluk deprem olasılığına karşı nasıl bir etki oluşturacağını araştırıyoruz.
Eskişehir'de deprem sinyalleri
ANADOLU Üniversitesi Uydu ve Uzay Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Can Ayday 2006 yılı ve 2007 yılının ilk 6 ayında Eskişehir il sınırları içerisinde oluşan depremlerin karşılaştırması yapıldığında azalma görüldüğünü söyledi. Ayday, "Bu nedenle aktif bir yer olan Eskişehir'de hissedilen deprem sayısındaki azalma, aktif fay zonlarında enerji birikimine neden olabileceğinden tehlike yaratma olasılığını arttırmaktadır" dedi. Prof. Ayday ayrıca Eskişehir il sınırları içerisinde son üç yıldır görülen depremlerin konumlarının incelenmesi sonucunda, Eskişehir yerleşim yerlerinin etrafında yoğunlaşma gözlemlediklerini belirtti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder