KONYA - Konya Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Yrd. Doç. Dr. Tahir Nalbantçılar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünyanın yüzde 70’ini kaplayan suyun sadece yüzde 0.3 gibi küçük bölümünün kullanılabilir ve içilebilir durumda olduğunu söyledi.
İnsanoğlunun su ihtiyacını yeryüzü ve yeraltı su kaynaklarından karşıladığını ifade eden Nalbantçılar, insanın doğaya müdahalesi nedeniyle ekolojik dengenin bozulmasına bağlı olarak su kaynaklarının giderek yok olduğunu ve kirlendiğini kaydetti.
Dünya genelinde hızlı nüfus artışına oranla su kaynaklarının azaldığını belirten Nalbantçılar, “Yapılan araştırmalar, kişi başına düşen su miktarının giderek azaldığını gösteriyor. 2050 yılına gelindiğinde dünya nüfusunun 9.3 milyara ulaşmasının beklendiği ve iklim değişiklikleri yüzünden 60 ülkede toplam 7 milyar insanın su kıtlığı yaşayacağı belirtiliyor. Günümüzde bile 6 milyar insanın yaklaşık yüzde 20’sinin güvenli su kaynaklarından yoksun olduğu biliniyor. Dünyanın en büyük sorunu olarak gösterilen su kıtlığı ilerde daha ciddi boyutlara ulaşacak.”
Su potansiyeli açısından kıyaslandığında birçok ülkeye oranla su fakiri olan Türkiye’nin, UNESCO’nun hazırladığı “Dünya Su Gelişme Raporu”nda, su potansiyeli bakımından 45. sırada yer aldığını vurgulayan Nalbantçılar, dünyada su zengini ülkelerde kişi başına düşen su miktarı ortalama 10 bin metreküpün üzerinde iken Türkiye’de bu rakamın bin 570 metreküpte kaldığını bildirdi.
YERYÜZÜNDE VE ALTINDAKİ SU KAYNAKLARI AZALIYOR
Dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de suyun en fazla tarımsal sulamada kullanıldığını dile getiren Nalbantçılar, kontrolsüzlük nedeniyle Türkiye’de tarımsal sulama yüzünden su kaynaklarının giderek yok olduğunu anlattı.
Son yıllardaki yağışların azlığı ve kuraklığın etkisiyle özellikle tarımsal sulamanın artmasıyla yeraltına inenden daha fazla suyun çekildiğini vurgulayan Nalbantçılar, “Sadece Konya Kapalı Havzası ele alındığında sorun çok net ortaya çıkıyor.
Türkiye’nin yeraltı su kaynaklarının önemli bölümünü bünyesinde barındıran havzada yaklaşık 3 milyon kişi yaşıyor. DSİ verilerine göre tarımsal faaliyetlerin ağırlıkta olduğu havzada 30 bin kayıtlı, 30 bin de kaçak kuyudan kontrolsüz su çekiliyor. Son yıllarda yeraltına inen su miktarının yaklaşık yüzde 50’den fazlası çekiliyor. Bu nedenle havzada son 25 yılda yeraltı su miktarı 27 metre düştü. Halen de düşmeye devam ediyor.”
Yeryüzü kaynaklarına bakıldığında ise Beyşehir Gölü’nün adeta yok olma sürecine girdiğini, Tuz Gölü’nün 35 yılda yarı yarıya küçüldüğünü, Eşmekaya ve Ereğli sazlıklarının artık yok olduğunu belirten Nalbantçılar, diğer sulak alanların da yok olma tehdidiyle karşı karşıya bulunduğunu bildirdi.
[NTVMSNBC]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder