Meksikalılar, başkent Mexico City'nin kuzeydoğusundaki Paztcuaro gölünün esrarını çözmeye çalışıyorlar.
Duncan Kennedy
BBCMexico City muhabiri
Bazı bölge sakinleri, büyük bölümü kuruduğu için şimdi üzerinde yürüyebildikleri gölün ortadan kaybolmasını "Tanrı'nın işi" yorumluyor.
Gölün bulunduğu bölgenin çevre sorumlusu Adriana Ortega Torres, "Ben çocukken her taraf su doluydu. Beş metre derinlikte suyla kaplı olan noktalarda şimdi yürüyebiliyoruz. Ne oldu, Tanrı bilir" diyor.
Ancak Ortega Torres daha sonra şöyle devam ediyor:
"İklim değişikliği yüzünden. Bu bölge senede 300 gün yağış alıyordu. Şimdi yılda 100-150 gün yağmur görürsek kendimizi şanslı addediyoruz. Doğal olarak da göl kendini yenileyemiyor."
Gölün sularının yüzde 30'unun son 20-30 yıl içinde yok olduğu tahmin ediliyor.
Ortega Torres, gölün kurumaya başlamasından sonra, çevrede yaşayanların başka yerlere göçtüklerini söylüyor.
Adriana Ortega Torres
Çevre sorumlusu Ortega Torres 'Sorumlu küresel ısınma' diyor
Bu bölgedeki ağaçların kesilmesi ve tarımsal faaliyetlerin de gölün kurumasında etkili olduğu belirtiliyor.
Ortega Torres, "Sorumlu kim? Bizim karbon emisyonlarımız mı başkalarının emisyonları mı bilmiyorum. Belki de ikisi birden" diyor.
Meksika'da yeni yapılan bir kamuoyu yoklamasına göre, halkın yüzden 70'i küresel ısınmanın olası sonuçlarından kaygı duyduğunu söylüyor.
Birleşmiş Milletler de Meksika'daki bazı alanların küresel ısınmadan en fazla etkilenecek bölgeler olduğu tahmininde bulunuyor.
2025 yılına kadar Meksika'nın elektrik tüketiminin şimdikinin iki-buçuk katına çıkması bekleniyor.
Meksika gelişmekte olan bir ülke ve 105 milyonluk nüfusu hızla artıyor.
Buna rağmen Meksika, karbon salımlarında komşusu Amerika Birleşik Devletleri'nin çok gerisinde.
ABD'de kişi başına düşen yıllık karbondiyoksit salımı 6.5 ton. Meksika'da ise bu rakam 1.5 ton.
Ancak nüfus artışı ve ekonomik kalkınma nedeniyle bu miktarın artması bekleniyor.
Sera etkisi yapan gazların azaltılması Felipe Calderon başkanlığındaki hükümetin ana önceliği değil.
Suç oranlarının azaltıması ve yoksullukla mücadele daha öncelikli meseleler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder