18.03.2011

Çernobile Saatler Kaldı

ABD ve Fransa 24 saat içinde Çernobil benzeri bir felaketin yaşanabileceği uyarısını yaptı. Dünya diken üstünde...

Patlayan santralde hayatlarını feda ederek soğutma işlemi yapan Japon “kamikazelerinin” sayısı 180’e çıktı.


Önce deprem vurdu... Elektrik kesintisi nedeniyle Fukuşima nükleer santralinin soğutma sistemi devre dışı kaldı. Ancak endişelenecek bir durum yoktu. Jeneratörler hemen devreye girdi ve sistem yeniden çalışmaya başladı. Ama bu durum sadece 9 dakika sürdü. Tsunami dalgaları jeneratörleri alıp götürünce santralin soğutma sistemi için tek alternatif kaldı, o da akülü sistem. Ancak o da sadece 8 saat dayanabildi ve 1760 ton çok tehlikeli radyoaktif yakıt barındıran santral tamamen korumasız kaldı. Japonların tek çaresi vardı, deniz kenarındaki santrale tonlarca su püskürterek soğutma yapmak.

Tokyo’da panik var

Ancak bu çözüm de yetersiz kaldı ve radyoaktif sızıntı başladı. Nükleer tehlikenin 240 kilometre uzaktaki başkent Tokyo’ya kadar ulaşmasının ardından santralde çalışan 1800 çalışanın büyük kısmı tahliye edildi. Sadece 50 gönüllü, hayatları pahasına soğutma faaliyetine devam etmek için gönüllü oldu. Gönüllülere, “Fukuyama 50” ve “Kamikazeler” gibi isimler takıldı. Bu kahramanlık öyküsüne rağmen soğutma çalışmaları yine yeterli olmuyordu.

Rüzgâr izin vermedi

Krizin 5’inci gününde Japon yönetimi ABD’den resmi olarak yardım istedi. İki ülkenin nükleer bilimcileri, sonunda yangın söndürme helikopterleri ile reaktörlerin üzerine su atma formülünü ortaya attılar. Hemen Japon ordusuna ait Chinook-47 tipi helikopterler havalandı. Denizden her seferinde çektikleri 7.5 ton suyu en kritik durumda olan 3 no’lu reaktörün üzerine bıraktılar. Ancak çok yüksek radyasyon nedeniyle santrale 90 metre yüksekten su bırakabiliyorlardı, daha aşağıya inmeleri durumunda pilotlar için ölüm tehlikesi olduğu belirtildi. Su bu kadar yüksekten bırakılınca bu kez de rüzgarın azizliğine uğradılar. 3 no’lu reaktör için bırakılan suyun büyük kısmı 2 no’lu reaktöre gidiyordu. 11 itfaiye aracından püskürtülen su da yetersiz kaldı.

48 saat sonra felaket

Radyasyon seviyesinde hiçbir düşme olmadığı belirtildi. İşte o an ABD Nükleer Güvenlik Teşkilatı Başkanı Gregory Jaczko ve Enerji Başkanlığı’dan gelen açıklama tüyleri diken diken etti: “İntihar görevi olduğunu biliyoruz ama Japonya’nın o santrale soğutma operasyonunda görev almak için daha fazla insan göndermesi gerekiyor...” Fransız nükleer bilimcilerin sözleri ise çok daha korkutucu oldu. Nükleer Güvenlik Enstitüsü’nden Thierry Charles, “Yaptıkları hiçbir girişim sonuç vermedi. Yeni bir Çernobil’e 48 saat kaldı” ifadesini kullandı. Öte yandan reaktörün çevresindeki bir hastanede tedavi gören 14 radyasyon mağduru, diğer hastalara da bulaşma riskine karşı bir spor salonuna transfer edilmelerinden hemen sonra hayatlarını kaybetti.

30 yıl giriş yasak

Fukuşima Santrali’ndeki nükleer kriz aşılsa bile santralin bulunduğu bölgede kaydedilen yüksek radyasyon ve radyoaktif sızıntı nedeniyle santral ve çevresi şimdiden yeni Çernobil alanı oldu bile. Nükleer bilimciler özellikle santralde kullanılan Cesium-137 elementi üzerinde duruyor. Çok yüksek oranda toksik olan ve atmosfere karışması durumunda ölümcül olan elementin sızması durumunda bu bölgede en az 30 yıl boyunca hiçbir canlının yaşamasına müsaade edilmeyecek.


Tokyo karanlığa gömüldü


Her zaman ışıl ışıl görüntüleriyle bilinen Başkent Tokyo’da şimdi tam bir karartma hali mevcut. Japonları’n 11 nükleer santrali depremin ardından devre dışı bırakması nedeniyle büyük bir elektrik sıkıntısı yaşanmış ve başkentte günde 3 saati bulan elektrik kesintileri uygulanmaya başlamıştı. Şimdi sıcaklığın da düşmesi sonucunda ısınma için elektrik talebi artınca elektrik kesintisi daha da arttı. Meydanlardaki dev reklam ekranları kapatıldı. Marketlerde de buzdolapları dışında elektrik kullanımına izin verilmiyor.

ORADA NE OLUYOR?..

Nükleer reaktörlerde elektrik üretimi için uranyum, plütonyum gibi ağır metaller katı halde yakıt çubukları şeklinde kullanılıyor. Bunların yüksek ısıdan etkilenmemesi için reaktörlerin her birinde dev havuzlar bulunuyor ve çubuklar da bu havuzların içerisinde tutuluyor. Soğutma sistemi çalışmaya devam ettikçe, bu, su yakıt çubuklarının ısıtmasını engelliyor. Fukuşima’da ise sistemin devre dışı kalmasıyla hem suyun devir-daimi sağlanamaz hale geldi hem de 3 ve 4 no’lu reaktörlerde havuzda yüksek ısı nedeniyle suyun hemen hemen tamamı buharlaştı. Böylece nükleer çubuklar direkt olarak ısıya maruz kaldı ve radyoaktif gaz salmaya başladılar. Daha da vahimi, bu çubukların bulunduğu çelik ve beton duvarlarla korunaklı bölüm üst üste gerçekleşen patlamalarda hasar gördü ve bu radyoaktif gazlar çatlaklardan sızarak havaya karışıyor. Suyun tamamen bitmesiyle birlikte çubukların da erimeye başlayıp, son aşamada reaktör çekirdeğini de eriterek havaya ve toprağa karışmasından endişe ediliyor. Bu durum Çernobil kadar büyük bir felaket anlamına gelecek.

Bayraklar yarıya iniyor


Japonya’da meydana gelen deprem ve tsunami felaketleri dolayısıyla Türkiye’de bayrakların yarıya indirilmesi kararlaştırıldı. Başbakanlık’tan yapılan açıklamada, “11 Mart 2011 tarihinde Japonya’da meydana gelen deprem ve tsunami felaketleri nedeniyle, Japonya ve Japon halkıyla dayanışma ifadesi olarak bütün yurtta Devlet daireleri ve kurumlar ile yurtdışı temsilciliklerimizde 18 Mart 2011 Cuma saat 18:00’den, 21 Mart 2011 Pazartesi saat 09:00’a kadar bayrakların yarıya indirilmesi uygun görülmüştür” denildi.

Vatan

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...