Güler'in, Kaz Dağları'ndaki maden çalışmalarına itiraz edenlere bakışı: Konu altın olunca, ülke zenginliğine müsaade etmek istemeyen dış kaynaklı grupların etkin olduğunu düşünüyorum
İSTANBUL - Türkiye, günlerdir sivil toplum kuruluşları, köylüsü, basını, yerel yönetimleri ve parlamenterleriyle Kaz Dağları'nı konuşuyor. Hektarına 5 bin YTL 'doğayı tahrip' bedeli veren herkesin Kaz Dağları'nda maden arama ruhsatı almasını sağlayan düzenlemeler tartışılıyor. Bu konuda bir hal çaresi bulunmaya çalışılıyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler'e göreyse tüm bu çabalar, "Ülkemizin altın zenginliğine müsaade etmek istemeyen dış kaynaklı grupların etkinliği."
Çanakkale ve Balıkesir'de Kaz Dağları çevresinde yaşayan 1.5 milyon insanı doğrudan ilgilendiren sorularla ilgili bugüne dek bakanlıklar eliyle yapılan tek etkinlik, Çevre Bakanlığı'ndan görevli bir heyetin bölgeye gidip inceleme yapması oldu. Ancak 'heyet'in sadece iki kişiden oluşması ve fotoğraf çekimi yapıp sadece bir günde ayrılması, bölgede şaşkınlık yarattı. Küçükkuyu Belediye Başkanı, "Heyet bize uğramadı bile" dedi.
Enerji Bakanı Hilmi Güler de 27 Ekim günü Çanakkale'ye gelerek Kaz Dağları'ndaki maden arama çalışmalarıyla ilgili bir toplantıya katılacak. Ancak bu toplantının sponsorunun bizzat altın arayan firmalar olduğunu iddia eden Çanakkale Çevre Platformu, toplantıya katılmayarak aynı saatte bir basın açıklaması yapacak.
Bakan Güler 'mutlu' ama...
16 Ekim'de TBMM'de gazetecilere "Konu altın olunca daha farklı davranışla karşılaşıyoruz. Hiçbir konuda altına gösterilen hassasiyet gösterilmedi. İş altın olunca bir başka mekanizma işliyor" diyen Bakan Güler, dün NTV televizyonuna benzer açıklamalar yaptı.
Güler, "Türkiye'de başka madenler de var ama konu altın olunca, ülkemizin altın konusundaki zenginliğine müsaade etmek istemeyen dış kaynaklı bazı grupların etkinliğinin olduğunu düşünüyorum. Ama çevre gibi bir konuda bölge halkının hassasiyet göstermesi de bizi mutlu ediyor" dedi.
Güler, NTV'de 'Kaz Dağı delik deşik ediliyor' ifadesinin de gerçeği yansıtmadığını savundu: "Bir su bardağının çapı kadar aşağı iniliyor, numune alınıyor. 17 sondaj yapılacak. Toplamı 1 metrekare bile yapmıyor. Yanlış bir uygulamaya rastlanırsa derhal ruhsatlar iptal edilecek. Şu anda taşocakları dahil bütün ruhsatları durdurdum."
Bakan konuşmasında su bardağı çapındaki sondajlar için Kaz Dağları'ndaki ormanlara giren iş makineleri ve açılan şantiyelere değinmezken, sondaj çalışmalarıyla ilgili bir bilgi de dün Çevre Bakanlığı'ndan gelen heyeti ağırlayan Teckcominco Fronteer Arama ve Madencilik Şirketi'nde görevli Yüksek Jeoloji Mühendisi Hakan Baran'dan geldi.
Kirazlı, Söğütalan ve Muratlar köyleri bölgelerinde altın arama çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Baran, "İki noktada sondaj çalışmalarımız tamamlandı. Muratlar Köyü'nde devam ediyor. Şu ana kadar üç ayrı noktada 400 civarında sondaj yaptık" dedi. Bölgede 10 kadar firma, 36 noktada maden araması yapıyor.
Çevre Bakanı Veysel Eroğlu'nun 'bölgeye göndereceğini' açıkladığı heyet dün Kaz Dağları'ndaydı. İki kişilik heyet incelemelerine Teckcominco Şirketi'nin Çan ilçesinin Söğütalan Köyü mevkiinde altın arama çalışmalarını sürdürdüğü bölgeden başladı. Maden İşleri Genel Müdürlüğü'nde görevli Şube Müdürü Erdoğan Üçpınar ve beraberindeki bir uzman, inceleme kapsamında kamera ve fotoğraf makinesiyle çekim yaptı. Heyet, Çan'ın Söğütalan köyü Ağıdağı mevkiinde, Bayramiç ilçesinin Muratlar Köyü'nde, Ayvacık ilçesinin Küçükkuyu beldesi Bahçedere Köyü Fatma Kayası mevkiinde inceleme yapıp bölgeden ayrıldı. Heyet bir rapor hazırlayıp, bakana iletecek.
'Bizi muhatap almadılar'
Ancak heyetin incelemesini erken bitirmesi bölge halkını şaşırttı. Küçükkuyu Belediye Başkanı Yusuf Aksoy, heyetin kendileriyle iletişim kurmamalarından yakındı. Aksoy, "Belediye hudutları içindeki incelemelerde heyetin yanında olup en azından ön bilgi vermek isterdik ama bizi muhatap almadılar. Ayrıca heyetin en az dört kişiden oluşacağını tahmin ediyorduk. İki kişi geldiler" dedi.
[Radikal]
İSTANBUL - Türkiye, günlerdir sivil toplum kuruluşları, köylüsü, basını, yerel yönetimleri ve parlamenterleriyle Kaz Dağları'nı konuşuyor. Hektarına 5 bin YTL 'doğayı tahrip' bedeli veren herkesin Kaz Dağları'nda maden arama ruhsatı almasını sağlayan düzenlemeler tartışılıyor. Bu konuda bir hal çaresi bulunmaya çalışılıyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler'e göreyse tüm bu çabalar, "Ülkemizin altın zenginliğine müsaade etmek istemeyen dış kaynaklı grupların etkinliği."
Çanakkale ve Balıkesir'de Kaz Dağları çevresinde yaşayan 1.5 milyon insanı doğrudan ilgilendiren sorularla ilgili bugüne dek bakanlıklar eliyle yapılan tek etkinlik, Çevre Bakanlığı'ndan görevli bir heyetin bölgeye gidip inceleme yapması oldu. Ancak 'heyet'in sadece iki kişiden oluşması ve fotoğraf çekimi yapıp sadece bir günde ayrılması, bölgede şaşkınlık yarattı. Küçükkuyu Belediye Başkanı, "Heyet bize uğramadı bile" dedi.
Enerji Bakanı Hilmi Güler de 27 Ekim günü Çanakkale'ye gelerek Kaz Dağları'ndaki maden arama çalışmalarıyla ilgili bir toplantıya katılacak. Ancak bu toplantının sponsorunun bizzat altın arayan firmalar olduğunu iddia eden Çanakkale Çevre Platformu, toplantıya katılmayarak aynı saatte bir basın açıklaması yapacak.
Bakan Güler 'mutlu' ama...
16 Ekim'de TBMM'de gazetecilere "Konu altın olunca daha farklı davranışla karşılaşıyoruz. Hiçbir konuda altına gösterilen hassasiyet gösterilmedi. İş altın olunca bir başka mekanizma işliyor" diyen Bakan Güler, dün NTV televizyonuna benzer açıklamalar yaptı.
Güler, "Türkiye'de başka madenler de var ama konu altın olunca, ülkemizin altın konusundaki zenginliğine müsaade etmek istemeyen dış kaynaklı bazı grupların etkinliğinin olduğunu düşünüyorum. Ama çevre gibi bir konuda bölge halkının hassasiyet göstermesi de bizi mutlu ediyor" dedi.
Güler, NTV'de 'Kaz Dağı delik deşik ediliyor' ifadesinin de gerçeği yansıtmadığını savundu: "Bir su bardağının çapı kadar aşağı iniliyor, numune alınıyor. 17 sondaj yapılacak. Toplamı 1 metrekare bile yapmıyor. Yanlış bir uygulamaya rastlanırsa derhal ruhsatlar iptal edilecek. Şu anda taşocakları dahil bütün ruhsatları durdurdum."
Bakan konuşmasında su bardağı çapındaki sondajlar için Kaz Dağları'ndaki ormanlara giren iş makineleri ve açılan şantiyelere değinmezken, sondaj çalışmalarıyla ilgili bir bilgi de dün Çevre Bakanlığı'ndan gelen heyeti ağırlayan Teckcominco Fronteer Arama ve Madencilik Şirketi'nde görevli Yüksek Jeoloji Mühendisi Hakan Baran'dan geldi.
Kirazlı, Söğütalan ve Muratlar köyleri bölgelerinde altın arama çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Baran, "İki noktada sondaj çalışmalarımız tamamlandı. Muratlar Köyü'nde devam ediyor. Şu ana kadar üç ayrı noktada 400 civarında sondaj yaptık" dedi. Bölgede 10 kadar firma, 36 noktada maden araması yapıyor.
Çevre Bakanı Veysel Eroğlu'nun 'bölgeye göndereceğini' açıkladığı heyet dün Kaz Dağları'ndaydı. İki kişilik heyet incelemelerine Teckcominco Şirketi'nin Çan ilçesinin Söğütalan Köyü mevkiinde altın arama çalışmalarını sürdürdüğü bölgeden başladı. Maden İşleri Genel Müdürlüğü'nde görevli Şube Müdürü Erdoğan Üçpınar ve beraberindeki bir uzman, inceleme kapsamında kamera ve fotoğraf makinesiyle çekim yaptı. Heyet, Çan'ın Söğütalan köyü Ağıdağı mevkiinde, Bayramiç ilçesinin Muratlar Köyü'nde, Ayvacık ilçesinin Küçükkuyu beldesi Bahçedere Köyü Fatma Kayası mevkiinde inceleme yapıp bölgeden ayrıldı. Heyet bir rapor hazırlayıp, bakana iletecek.
'Bizi muhatap almadılar'
Ancak heyetin incelemesini erken bitirmesi bölge halkını şaşırttı. Küçükkuyu Belediye Başkanı Yusuf Aksoy, heyetin kendileriyle iletişim kurmamalarından yakındı. Aksoy, "Belediye hudutları içindeki incelemelerde heyetin yanında olup en azından ön bilgi vermek isterdik ama bizi muhatap almadılar. Ayrıca heyetin en az dört kişiden oluşacağını tahmin ediyorduk. İki kişi geldiler" dedi.
[Radikal]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder