20 yıldır sessiz sedasız maden arayıcılara direnen Cerattepe delinmek üzere. Dünyanın en yaşlı ve en zengin bitki örtüsüne sahip 25 bölgesinden biri olan Cerattepe’nin ‘altın’dan daha değerli olduğunu haykırmak için 4 Kasım’da büyük bir eylem yapılacak.
İSTANBUL - Avrupa ve Kafkas bölgesinde doğal yaşlı ormanların en yoğun olduğu, Kafkas ekonomik bölgesinin en önemli uzantısı olan Cerattepe, onlarca endemik bitki türü ve özel hayvan türleri ile Türkiye’deki iki kuş göç yolundan birini barındırıyor. Bölgede aynı zamanda bakır ve altın da var. Ama yöre halkı yerüstü zenginliğine de sahip çıkarak; yaklaşık 20 yıl önce gelip altın, bakır, gümüş ve çinko aramak için ruhsat alan Kanadalı şirkete topyekün direnmiş. Kanadalı direnişi kıramayınca, şirketi bir başka Kanadalı’ya satıp gitmiş. Ve o da, yüzde yüz yabancı olduğu halde, “Artvin Bakır İşletmeleri” adıyla faaliyete geçmiş. Adı yerli, kendi yabancı şirket maden aramakta ısrarlı. Ama çevre halkı da öyle… Bugüne kadar kendi içlerinde örgütlenip direnen ve başarılı da olan Artvinliler bu kez sorunu Türkiye gündemine oturtmaya hazırlanıyor. Ülkenin dört bir yanından siyasetçiler, doğaseverler, bilim adamlarından da destek alan Artvinliler, “doğal yaşlı cenneti koruyalım” diye 4 Kasım’da geniş katılımlı bir protesto gösterisi düzenledi. Gösteriyi iktidar partisi AK Parti’nin yerel teşkilatı da destekliyor.
Haberin devamı
NTVMSNBC’ye konuşan Artvin Barosu Başkanı ve Yeşil Artvin Derneği Yönetim Kurulu Üyelerinden Avukat Bedrettin Kalın, Kaz dağlarındaki maden faaliyetlerine karşı olduklarını belirterek söze başladı:
“Fakat Kaz dağlarındaki faaliyet sondaj faaliyetiydi; oysa Cerattepe’deki sorun, arama sorununu çoktan aştı. Cerattepe’de artık madeni çıkartmaya, işletmeye başlıyorlar. Dolayısıyla buradaki sorun çok daha yakıcı bir sorun.”
KANADALI AMA, TÜRK İMAJIYLA DALAVERE YAPIYOR
Bedrettin Kalın, Cerattepe’deki maden faaliyetini kısaca şöyle anlattı: “Cerattepe’deki maden faaliyeti 1990’lı yıllarda başlıyor. O tarihlerde Cominco Madencilik tarafından madenler işletilmeye çalışılıyor. Cominico Madencilik esas olarak altın madenciliği yapan bir firma. Firma sivil toplum kuruluşlarının ve halkın tepkileri nedeniyle bu altını çıkaramayacağını anlamış olmalı ki; maden işletme haklarını Inmet Mining adlı yine Kanadalı olan bir şirkete sattı. 2004 yılı itibarıyla Inmet Mining faaliyetine başladı. Bunlar da, ‘Biz altın değil bakır çıkaracağız’ dediler. Fakat Çayeli Bakır İşletmeleri’nin de sahibi olan şirket, yüzde 100 Kanada şirketi olduğu halde, Çayeli’nde ‘Çayeli Bakır İşletmeleri’ adıyla, Artvin’de de ‘Artvin Bakır İşletmeleri’ adıyla şirket faaliyete geçti. Türk şirketi imajını vermek için dalavere yapıyorlar.”
BAKIRI ALIP ALTINI BIRAKMAZLAR
“Bunlar bakır işleteceğiz, diye başladılar; ama bunu çok inandırıcı bulmuyoruz. Çünkü bakırın hemen üzerinde altın rezervi var. Alttan bakırı alıp da üsteki altını bırakmaları gibi bir şey söz konusu değil. İnandırıcı da değil. Bütün her şeyin sorumlusu Maden Kanunu denen çok kötü kanundur.”
EŞİNE ENDER RASTLANACAK BİR MİTİNG
“Şimdiye kadar yaptığımız eylemlerle Cerattepe’deki sorunu ulusal boyuta taşıyamadık. Kaz dağları ile ilgili gelişmeler kamuoyunun bilgilenmesini sağladı. Bizim sıkıntımız konuyu ulusal boyuta taşıyamamak. 4 Kasım’da yapacağımız mitingle sesimizi duyurmak istiyoruz. 4 Kasım’da Türkiye’de eşine ender rastlanılacak bir miting gerçekleştireceğiz.
“Miting başvuru komitesinde 45-50 örgüt var ve bunların içinde AK Parti İl Başkanlığı da var, sivil toplum kuruluşları, belediyeler, sendikalar ve siyasi partilerin tümü, MHP’den tutun sağdan sola bütün siyasi yelpazedeki partiler de var. Sanırım bir tek maden şirketi bu oluşumun dışında kalıyor. Katılımın da çok yüksek olacağını düşünüyoruz. Mitingde, ‘Maden Yasası eşittir Maden Talanı’, ‘Engelli Bir Doğa istemiyoruz’ diyerek sesimizi tüm Türkiye’ye duyurmaya çalışacağız.”
10 BİNLERCE AĞAÇ KESİLECEK
Yeşil Artvin Derneği Başkanı Erdoğan Gazihan da Kanadalı şirketin teleferikle taşıma işlemi için 10 binlerce ağacı keseceğini söylüyor:
“Bunların çalışma alanı 1600- 1700 metrede. Yanında kent ormanı, hemen yanında Hatila Milli Parkı var. Bunların hemen üzerinde ve şehrin tam tepe noktasında çalışıyorlar. İkinci ruhsat alanı çok daha geniş, ta şehrin içine kadar iniyor. Bizim buradaki bütün su kaynaklarımız, doğal yaşlı ormanlarımız, dünya üzerinde korunan alanlar içerisinde tanınan bir yer. Bunlar başladığında bütün yaşam alanlarının hepsi kirlenecek. Daha önceden kesilen bir yığın ağaç vardı. Teleferik alanı için 10 binlerce ağacı kesecekler. Teleferik Çoruh’un karşı kısmına geçip, oradan Çayeli’ne geçecek.”
CERATTEPE’DE BUGÜNKÜ DURUM NE?
Bugünkü durumda; Artvin Barosu ve Yeşil Artvin Derneği 2005 yılı Haziran ayında Erzurum İdare Mahkemesi’nde işletme ruhsatının iptali için iki ayrı dava açtı. Mahkeme konunun önemini ve gecikme halinde telafisi imkânsız zararların doğacağını takdir ederek, “Yürütmenin durdurulması” kararı verdi. Yargı süreci devam ediyor.
[NTVMSNBC]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder