Yer altı ve yerüstü suları bozulacak, verimli topraklar, doğal yaşlı ormanlar hızla yok olacak.
İSTANBUL - Yeşil Artvin Derneği Başkanı Erdoğan Gazihan, çıkarılacak madenin ülke ekonomisine hiçbir katkı yapmayacağını belirtiyor.
Haberin devamı
Gazihan, maden arama çalışmalarına karşı çıkma nedenlerini şöyle sıralıyor:
Artvin’in hemen tepesinde “doğal yaşlı ormanlar”la kaplı Cerattepe’de yapılacak madencilik, doğamızı, suyumuzu, toprağımızı, kısaca yaşam alanlarımızı kirletecek ve yok edecektir.
Çıkarılacak madenin ülke ekonomisine hiçbir katkı yapmayacağı açıktır. Şirketin kendi ifadeleri ile belirttiği istihdam yaratma potansiyeli 80-90 kişi ile sınırlıdır ve bu istihdam sadece 7-8 yıllık bir dönem içindir.
Ayrıca, çalışacak olan bu elemanların önemli bir kısmı yabancı uyruklu teknik elemanlardan oluşacaktır. Halbuki Artvin’in herhangi bir yöresinde kurulacak olan turistik bir otel veya yeni açılan Artvin Çoruh Üniversitesi’nde kurulacak yeni bir bölüm, bir yüksekokul veya bir fakülte ile daha fazla sayıda insan daha uzun süreler için istihdam edilebilir.
Bu sayede artacak olan turist veya öğrenci sayısı ile bölgenin ekonomik gelişimine -doğaya zarar vermeden- katkıda bulunulmuş olacaktır.
Alandaki cevher kükürtlü olduğundan oluşacak asit maden suları yüzey ve yeraltı suları yoluyla çevre sağlığını tehdit edecektir.
Madencilikte binlerce yılda oluşmuş olan verimli üst toprak kazı sırasında verimsiz toprak ile karıştırılarak yok olacaktır.
Önceleri 8 ton altın rezervine göre yapılması düşünülen 70 metre yüksekliğinde ve 25 hektarlık yüzeyi olan siyanür ve ağır metallerle kirletilmiş atık barajı, sadece ekosistemi değil, sonsuza kadar görsel kaliteyi ve yörenin turizm potansiyelini de olumsuz etkileyecektir.
SOSYO EKONOMİK ETKİLERİ
Projenin işletme aşamasında işlendirilecek personel sayısı 89 olarak belirtilmektedir (ÇED Raporu, 2005). Bu personelin büyük bir kısmını mühendis, uzman gibi teknik elemanlar oluşturacaklardır ki bunlar arasında yabancı uyruklu mühendisler ile Türkiye’nin başka yörelerinden gelecek olan kişiler bulunacaktır. Diğer bir anlatımla, istihdam edilecek olan bu personelden kaç tanesinin yerel halktan olacağı ve böylece yerel istihdam sorununa ne kadar katkı sağlayacağı konusunda detaylı bilgi verilememiştir.
Maden Kanunu uyarınca, maden şirketinin elde etmeyi düşündüğü gelirin sadece yüzde 2.2 gibi çok düşük bir oranı (toplam 12-14 milyon dolar) ilgili kamu kurumlarına ödenecektir. Artvin’e yıllık sadece altyapı yatırımları için 30 milyon YTL (yaklaşık 23 milyon dolar) aktarılmakta olduğu düşünüldüğünde elde edilecek 12-14 milyon dolarla ilgili bir değerlendirme yapılabilir. Ayrıca, bu tip yatırımlara devlet tarafından sağlanan “teşvik” (vergi muafiyeti, SSK primlerinin ve harcanan elektriğin yarısının devlet tarafından ödenmesi, vb.) ile devletin aldığı payın çok üzerinde bir para maden işletmecisine geri ödenmiş olacaktır. Bu, üzerinde önemle durulması gereken bir konudur.
10 BİN AĞAÇ KESİLECEK
Proje sahası ve teleferik hattı güzergahındaki ormanlar ladin, kayın, sarıçam, göknar, meşe ve fıstık çamı gibi türlerden oluşmaktadır. Proje sahası ve teleferik hattı güzergahında kesilecek olan toplam ağaç sayısı 9100 civarında olup, kesilecek ağaçların toplam serveti yaklaşık 7.624 m3’tür (ÇED Raporu, 2005). Teleferik hattı güzergahı boyunca muhafaza ormanı karakterinde sahalar bulunmakta olup, buralardan kesim yapılmaması gerekir.
Maden sahasının bulunduğu yer çok tipik, korunması için özel yönetim statüleri oluşturulan, doğal yaşlı ormanlardan oluşmaktadır. Bu ormanlar, büyük oranda korunmuş ve insan eli ile ana ekosistem yapısı değiştirilmemiş çok özel ekosistemlerdir. Üzerindeki madencilik faaliyetleri sonucu son derece hassas bir dengede bulunan doğal yaşlı orman ekosistemi yapısı değişerek hızla tahrip olacaktır.
[NTVMSNBC]
İSTANBUL - Yeşil Artvin Derneği Başkanı Erdoğan Gazihan, çıkarılacak madenin ülke ekonomisine hiçbir katkı yapmayacağını belirtiyor.
Haberin devamı
Gazihan, maden arama çalışmalarına karşı çıkma nedenlerini şöyle sıralıyor:
Artvin’in hemen tepesinde “doğal yaşlı ormanlar”la kaplı Cerattepe’de yapılacak madencilik, doğamızı, suyumuzu, toprağımızı, kısaca yaşam alanlarımızı kirletecek ve yok edecektir.
Çıkarılacak madenin ülke ekonomisine hiçbir katkı yapmayacağı açıktır. Şirketin kendi ifadeleri ile belirttiği istihdam yaratma potansiyeli 80-90 kişi ile sınırlıdır ve bu istihdam sadece 7-8 yıllık bir dönem içindir.
Ayrıca, çalışacak olan bu elemanların önemli bir kısmı yabancı uyruklu teknik elemanlardan oluşacaktır. Halbuki Artvin’in herhangi bir yöresinde kurulacak olan turistik bir otel veya yeni açılan Artvin Çoruh Üniversitesi’nde kurulacak yeni bir bölüm, bir yüksekokul veya bir fakülte ile daha fazla sayıda insan daha uzun süreler için istihdam edilebilir.
Bu sayede artacak olan turist veya öğrenci sayısı ile bölgenin ekonomik gelişimine -doğaya zarar vermeden- katkıda bulunulmuş olacaktır.
Alandaki cevher kükürtlü olduğundan oluşacak asit maden suları yüzey ve yeraltı suları yoluyla çevre sağlığını tehdit edecektir.
Madencilikte binlerce yılda oluşmuş olan verimli üst toprak kazı sırasında verimsiz toprak ile karıştırılarak yok olacaktır.
Önceleri 8 ton altın rezervine göre yapılması düşünülen 70 metre yüksekliğinde ve 25 hektarlık yüzeyi olan siyanür ve ağır metallerle kirletilmiş atık barajı, sadece ekosistemi değil, sonsuza kadar görsel kaliteyi ve yörenin turizm potansiyelini de olumsuz etkileyecektir.
SOSYO EKONOMİK ETKİLERİ
Projenin işletme aşamasında işlendirilecek personel sayısı 89 olarak belirtilmektedir (ÇED Raporu, 2005). Bu personelin büyük bir kısmını mühendis, uzman gibi teknik elemanlar oluşturacaklardır ki bunlar arasında yabancı uyruklu mühendisler ile Türkiye’nin başka yörelerinden gelecek olan kişiler bulunacaktır. Diğer bir anlatımla, istihdam edilecek olan bu personelden kaç tanesinin yerel halktan olacağı ve böylece yerel istihdam sorununa ne kadar katkı sağlayacağı konusunda detaylı bilgi verilememiştir.
Maden Kanunu uyarınca, maden şirketinin elde etmeyi düşündüğü gelirin sadece yüzde 2.2 gibi çok düşük bir oranı (toplam 12-14 milyon dolar) ilgili kamu kurumlarına ödenecektir. Artvin’e yıllık sadece altyapı yatırımları için 30 milyon YTL (yaklaşık 23 milyon dolar) aktarılmakta olduğu düşünüldüğünde elde edilecek 12-14 milyon dolarla ilgili bir değerlendirme yapılabilir. Ayrıca, bu tip yatırımlara devlet tarafından sağlanan “teşvik” (vergi muafiyeti, SSK primlerinin ve harcanan elektriğin yarısının devlet tarafından ödenmesi, vb.) ile devletin aldığı payın çok üzerinde bir para maden işletmecisine geri ödenmiş olacaktır. Bu, üzerinde önemle durulması gereken bir konudur.
10 BİN AĞAÇ KESİLECEK
Proje sahası ve teleferik hattı güzergahındaki ormanlar ladin, kayın, sarıçam, göknar, meşe ve fıstık çamı gibi türlerden oluşmaktadır. Proje sahası ve teleferik hattı güzergahında kesilecek olan toplam ağaç sayısı 9100 civarında olup, kesilecek ağaçların toplam serveti yaklaşık 7.624 m3’tür (ÇED Raporu, 2005). Teleferik hattı güzergahı boyunca muhafaza ormanı karakterinde sahalar bulunmakta olup, buralardan kesim yapılmaması gerekir.
Maden sahasının bulunduğu yer çok tipik, korunması için özel yönetim statüleri oluşturulan, doğal yaşlı ormanlardan oluşmaktadır. Bu ormanlar, büyük oranda korunmuş ve insan eli ile ana ekosistem yapısı değiştirilmemiş çok özel ekosistemlerdir. Üzerindeki madencilik faaliyetleri sonucu son derece hassas bir dengede bulunan doğal yaşlı orman ekosistemi yapısı değişerek hızla tahrip olacaktır.
[NTVMSNBC]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder